Eğitim-Sen'den "Öğretmenlik Meslek Kanunu İptal Edilsin" talebi

Eğitim Sen, Kırklareli Merkez’de Özgürlük Parkı’nda yaptığı basın açıklaması ile Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun kaldırılmasın talep etti. Eğitim sen adına basın açıklamasını Kırklareli Şubesi Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri İlkay Budak Çinkılıç, yaptı. Çinkılıç, Mili Eğitim Bakanlığını bugüne kadar sistemde yaşanan tüm sorunlarda olduğu gibi bu konuda da soruna tamamen piyasacı ve rekabetçi bir mantıkla yaşlaştığını öne sürdü. 18 milyon öğrencinin eğitim hakkını ve 1 milyonu aşkın öğretmenin özlük haklarını koruyan ve geliştiren bir kanundan bahsetmenin mümkün olmadığını söyleyen Çinkılıç, “Siyasi iktidar, öğretmenler arasında halen var olan ücretli, sözleşmeli, kadrolu öğretmen ayrımlarına yenileri eklemekle kalmamakta, eğitim sistemini rekabetçi ve eleyici bir sınav üzerinden yeniden düzenlemek istemektedir. 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’na göre öğretmenlik zaten bir uzmanlık mesleğidir. Bu temel gerçeği yok sayarak öğretmenleri kariyer basamaklarına göre bölmek, farklı ücret politikaları üzerinden ayrıştırmak öğretmenler arasındaki ilişkilerin ve mesleki dayanışmayı bozacaktır. Okullarda yapay olarak oluşturulmaya çalışılan farklı statü ve unvanların zaman içinde giderek belirginleşen sınıfsal ayrışmalar yaratması, okullarda katı ve hiyerarşik çalışma ilişkilerinin oluşması kaçınılmazdır.
‘Nitelikli Okul/Niteliksiz Okul’ ayrımında olduğu gibi, kariyer basamakları üzerinden ‘Nitelikli Öğretmen/Niteliksiz Öğretmen’ algısı yaratılmak istenmesi son derece tehlikelidir. Öğretmenlerin mesleki birikimi ve niteliğini yok sayarak hayata geçirilmeye çalışılan kariyer basamakları uygulaması öğretmenlik mesleğinin saygınlığını daha da düşürecek özellikler içermektedir” dedi.
Siyasi iktidarın bu konuda samimi ise yapması gerekenin öğretmenlik mesleği açısından uluslararası düzeyde kabul gören en önemli belge olan “Öğretmenlerin Statüsüne İlişkin Tavsiye Kararı”na uygun bir düzenleme yapması olduğunu kaydeden Çinkılıç, şöyle devam etti;
“ILO ve UNESCO ortak belgesi olarak 5 Ekim 1966 yılında kabul edilen ve Türkiye tarafından da onaylanan tavsiye kararı öğretmenlerin toplumsal statüsüne yönelik olarak bugüne kadar atılmış en önemli ve kapsamlı adımdır. Siyasi iktidardan talebimiz öncelikle kariyer basamakları sınavının yapılmaması ve ÖMK’nın iptal edilmesidir. Gerçek bir meslek kanunu hazırlanmak isteniyorsa “Öğretmenlerin Statüsü Tavsiye Kararı” temel alınmalı, sadece öğretmenlerin değil tüm eğitim emekçilerin hakları ve talepleri güvence altına alınmalıdır.” (H.Murat Taner)