İkinci kıtası 22 yıl sonra yazılan şiir

Necip Fazıl Kısakürek, bir aşkını beklediğini anlatmak için melodi gibi satırlarını sayfaya dizdi. Ancak o kadar uzun süre bekledi ki, ne o geldi ne aşkı bitti. Gönlünden diline akan duyguları "Gel" diye yazdı kalemi.

Sadece ömür geçti ve Üstad Kısakürek, gel diye yazdığı şiire tam 22 yıl sonra devam etti ve bu sefer "Gelme" dedi. Beklenen Şiiri...
Genç yaşlarında voleybol oynayan bir kıza aşık olan  Necip Fazıl Kısakürek, sevdiği kızı görmek için sürekli maçlarını takip eder. Ve daha sonra kıza açılmak için cesaretini toplar ve Beklenen Şiiri'ni yazar. Şiiri ile ilanı aşk etmek ister. Ve şiirini yazıp bakışlarıyla anlatamadıklarını satırlarıyla anlatmayı dener.
"Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar."

Kız kağıdı alır ve gider. Ertesi gün Üstad Kısakürek'in yanına gelir ve hayatında bir başkasının olduğunu söyler. Bir gün hayatında sevdiği biri olmayınca kendisini bulmasını ister. Yıllar geçer ömürden, takvimden yapraklar düşer bir bir. Ve kız Kısakürek'i bulur. Hayatında sevdiği biri olmadığını söyler.
Ve rivayet odur ki; Üstad Kısakürek cebinden zamanın yorgunluğunu taşıyan bir kağıt çıkarır ve şiirin son dörtlüğünü kıza verir.
"Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni
Gelme, artık neye yarar?"