Kırklareli’nin Pehlivanköy İlçesinde üretim yapan Mehmet Koç isimli üretici Kumköy merasında hayvan sulama göleti olarak kullanılan gölette, kendisi tarafından tasarlanan EKO – SİM (Ekolojik Simit) sisteminin uygulamasını yaptı. Koç, proje ile suyu temiz tutmayı, buharlaşasını önlemeyi hedefliyor. Bunun yanında topraksız tarım uygulaması da sistemin içerisinde yapılabiliyor.
Kırklareli İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Aksoy, EKO – SİM (Ekolojik Simit) Sistemini teknik personeli ile birlikte yerinde inceledi. Kırklareli İli Pehlivanköy İlçesinde üretim yapan üretici Mehmet Koç, Kumköy merasında hayvan sulama göleti olarak kullanılan gölette, kendisi tarafından tasarlanan ve uygulamasını yaptığı EKO – SİM (Ekolojik Simit) sistemini Kırklareli İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Aksoy ve beraberindeki teknik ekibe tanıttı.
Üretici Mehmet Koç sistemi anlatarak asıl amacı küresel iklim değişikliği ile ortaya çıkan olumsuzluklardan üreticinin en az şekilde etkilenmesini ve gelecek nesillere temiz suyu ulaştırmak olarak özetliyor. Koç, “Dünyada kuraklığa karşı bazı barajlara yuvarlak küre şeklinde toplar döküldüğünü ve bunun buharlaşmaya etkilerini araştırdım ve böyle bir sistem tasarladım. Bu sistemin tatlı su kaynaklarında ve tarımda kullanılan bütün göllerde, göletlerde, barajlarda her türlü durgun sudaki buharlaşmanın azaltılması veya engellenmesini sağlayacağını düşündüm.
Geri dönüştürülebilir plastik malzemeden imal ettiğimiz bu kapları birleştirerek bütün yüzeyi kapatabileceğimizi ve sistemin kolay bir şekilde işleyeceğini yerinde uygulayarak test ettim. Geri dönüşümü mümkün olan plastik malzeme 35-40 cm ebatlarında, 15 cm -kalınlığında, üstü düz, ortası delik formda olacak şekilde tasarladım. Üstünün düz ve pürüzsüz olması ve malzemenin beyaz olmasının amacı güneş ışınlarının geri yansıtılmasını sağlamak.
Ürünün yuvarlak olması malzemenin rüzgâr ve olumsuz şartlardan etkilenmesini engellemek ve pazıl şeklinde bir araya getirildiğinde aradaki boşluklardan güneş ışınlarının suya geçmesinin devam etmesini amaçladım. Böylelikle su içerisinde yaşayan canlıların ekosistemi korunmuş olur diye düşündüm. Malzemenin içindeki boşluğa viyoller içerisindeki fideler yerleştirilerek hidroponik üretim yapılmasını sağlayabilirsek beslenme ihtiyacımız olan ürünleri de yetiştirmiş oluruz.
Bu şekilde; marul, nane, reyhan gibi bitkileri topraksız olarak yetiştirmek mümkün olacaktır. Kökler suyun içinde sürekli hareketli olduğundan besin değeri açısından bir problem olmayacağını ön gördüm. Bitkilerin hasadı ise 4'lü sıralar halinde uzunlamasına veya su hasadı yapılan alanın durumuna göre ayarlanabilecektir. Burada önemli olan ürünün vejatatif boylanma ve gelişmesine göre uygun aralıklar ile malzeme dizimi yapmak.
Burada asıl önemli olan suyun bütün yüzeyini kapatmak değil, belli oranda buharlaşan suyun buharlaşarak kaybolmasını engellemek. Çok kurak geçen yıllarda, kaynakta su azalıp bütün plastik materyaller ve ürün dibe çökebilir. Su yükseldiğinde sistem tekrar yükselip eski haline gelir. İçi hava dolu olduğu için batma, çökme durumu oluşmaz. Sistemin ömrü kurulduktan sonra en az yüz yıldır” dedi. (H.Murat Taner)
Kırklareli İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Aksoy, EKO – SİM (Ekolojik Simit) Sistemini teknik personeli ile birlikte yerinde inceledi. Kırklareli İli Pehlivanköy İlçesinde üretim yapan üretici Mehmet Koç, Kumköy merasında hayvan sulama göleti olarak kullanılan gölette, kendisi tarafından tasarlanan ve uygulamasını yaptığı EKO – SİM (Ekolojik Simit) sistemini Kırklareli İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Aksoy ve beraberindeki teknik ekibe tanıttı.
Üretici Mehmet Koç sistemi anlatarak asıl amacı küresel iklim değişikliği ile ortaya çıkan olumsuzluklardan üreticinin en az şekilde etkilenmesini ve gelecek nesillere temiz suyu ulaştırmak olarak özetliyor. Koç, “Dünyada kuraklığa karşı bazı barajlara yuvarlak küre şeklinde toplar döküldüğünü ve bunun buharlaşmaya etkilerini araştırdım ve böyle bir sistem tasarladım. Bu sistemin tatlı su kaynaklarında ve tarımda kullanılan bütün göllerde, göletlerde, barajlarda her türlü durgun sudaki buharlaşmanın azaltılması veya engellenmesini sağlayacağını düşündüm.
Geri dönüştürülebilir plastik malzemeden imal ettiğimiz bu kapları birleştirerek bütün yüzeyi kapatabileceğimizi ve sistemin kolay bir şekilde işleyeceğini yerinde uygulayarak test ettim. Geri dönüşümü mümkün olan plastik malzeme 35-40 cm ebatlarında, 15 cm -kalınlığında, üstü düz, ortası delik formda olacak şekilde tasarladım. Üstünün düz ve pürüzsüz olması ve malzemenin beyaz olmasının amacı güneş ışınlarının geri yansıtılmasını sağlamak.
Ürünün yuvarlak olması malzemenin rüzgâr ve olumsuz şartlardan etkilenmesini engellemek ve pazıl şeklinde bir araya getirildiğinde aradaki boşluklardan güneş ışınlarının suya geçmesinin devam etmesini amaçladım. Böylelikle su içerisinde yaşayan canlıların ekosistemi korunmuş olur diye düşündüm. Malzemenin içindeki boşluğa viyoller içerisindeki fideler yerleştirilerek hidroponik üretim yapılmasını sağlayabilirsek beslenme ihtiyacımız olan ürünleri de yetiştirmiş oluruz.
Bu şekilde; marul, nane, reyhan gibi bitkileri topraksız olarak yetiştirmek mümkün olacaktır. Kökler suyun içinde sürekli hareketli olduğundan besin değeri açısından bir problem olmayacağını ön gördüm. Bitkilerin hasadı ise 4'lü sıralar halinde uzunlamasına veya su hasadı yapılan alanın durumuna göre ayarlanabilecektir. Burada önemli olan ürünün vejatatif boylanma ve gelişmesine göre uygun aralıklar ile malzeme dizimi yapmak.
Burada asıl önemli olan suyun bütün yüzeyini kapatmak değil, belli oranda buharlaşan suyun buharlaşarak kaybolmasını engellemek. Çok kurak geçen yıllarda, kaynakta su azalıp bütün plastik materyaller ve ürün dibe çökebilir. Su yükseldiğinde sistem tekrar yükselip eski haline gelir. İçi hava dolu olduğu için batma, çökme durumu oluşmaz. Sistemin ömrü kurulduktan sonra en az yüz yıldır” dedi. (H.Murat Taner)